• Ana Sayfa
  • Portal
  • Arama
  • Üye Listesi
  • Ajanda
  • Diğer

  • Hoşgeldin, Ziyaretçi
    Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

    Kullanıcı Adı/E-posta:
      

    Şifreniz:
      





    Forumda Ara

    (Gelişmiş Arama)

    Forum İstatistikleri
    » Toplam Üyeler: 302
    » Son Üye: sentinus34
    » Toplam Konular: 838
    » Toplam Yorumlar: 1,912

    Detaylı İstatistikler

    Son Yorumlar
    Nerede yanlış yapıyorum
    Forum: #Forum Dışı
    Son Yorum: evdenevenakliyat
    12-05-2016, 01:26 PM
    » Yorumlar: 0
    » Okunma: 155
    Sokakta kalanlar Hayvanla...
    Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
    Son Yorum: sokaktakalanlar
    12-05-2016, 09:08 AM
    » Yorumlar: 0
    » Okunma: 139
    Dirilin Yaw :S
    Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
    Son Yorum: Dragon Caliph
    12-04-2016, 08:37 PM
    » Yorumlar: 0
    » Okunma: 111
    Ses ver
    Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
    Son Yorum: Dragon Caliph
    11-30-2016, 01:56 AM
    » Yorumlar: 2
    » Okunma: 197
    eRevollution
    Forum: Anlatım - İnceleme - Haber
    Son Yorum: Dragon Caliph
    11-12-2016, 04:11 PM
    » Yorumlar: 1
    » Okunma: 155
    02.09.2016 Rank Sistemi G...
    Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
    Son Yorum: Dragon Caliph
    11-06-2016, 09:19 AM
    » Yorumlar: 3
    » Okunma: 243
    Yeni Düzenli Youtube Oyun...
    Forum: Tanışma & Kaynaşma
    Son Yorum: Dragon Caliph
    11-06-2016, 09:16 AM
    » Yorumlar: 1
    » Okunma: 201
    CS:GO | Epic Ninja Defuse...
    Forum: Counter-Strike Genel
    Son Yorum: ChromeStar
    10-09-2016, 03:19 PM
    » Yorumlar: 1
    » Okunma: 159
    Online Friv oyunları hakk...
    Forum: Diğer
    Son Yorum: ChromeStar
    10-04-2016, 02:10 PM
    » Yorumlar: 1
    » Okunma: 172
    İyi Bayramlar
    Forum: Geyik köşesi
    Son Yorum: Dragon Caliph
    09-17-2016, 08:41 PM
    » Yorumlar: 2
    » Okunma: 419

     
      Crusader Kings II
    Yazar: Dragon Caliph - 06-06-2015, 04:44 AM - Forum: Diğer Seriler - Yorum Yok



    [size=14pt]Crusader Kings II[/size]

    Zevkli bir Paradox oyunu olacağa benziyor. Savaştan çok politik bir sistem üzerine kurulmuş. Politik oynamak isteyen oyuncuların damak zevkine göre bir oyun. Açıkçası kavramak biraz uzun sürebilir ama HoI3 gibi bir bağımlılık yapacağını düşünüyorum.

    -Videolar















    -Ön İnceleme[/glow]

    [spoiler= İngilizce]Crusader Kings II combines character-based politicking and medieval strategy gaming to thrust backroom underhanded political dealings to the forefront of the strategy genre. From the seeds of feudalism in 1066, you must forge an empire and assure the survival of your dynasty through 400 years of medieval history.

    Like many Paradox Interactive historically-based strategy games, Crusader Kings II puts you in charge of ruling a country, from making laws to diplomacy to military conquest.  Crusader Kings II spans the years from 1066AD to 1420AD, which gives you 400 game years to acquire the prestige, military, and political power necessary to assure your royal legacy and possibly even claim the title of Holy Roman Emperor.

    It’s good to be da’ king

    But in Crusader Kings II aren’t just a faceless, nebulous ruler clicking buttons, establish taxes, and waging wars. You actually play a specific character, and you must manage your relationships with your family and your Vassals (the nobles underneath you in the feudal food chain) to ensure a line of succession with strong political and military support.

    And when your character dies (naturally or otherwise), you assume control of whichever character is next in your line succession—be it spouse, child, or Chihuahua.

    Succession is ultimately determined by you and your policies, and Crusader Kings II may be one of the few (if not the first) games in which you can get assassinated by your ambitious jackass of a son, only to assume the role of and continue playing as that same ambitious jackass.

    Grease the wheels of the political machine

    In Crusader Kings II, backroom intrigue and underhanded dirty dealing both play a big role in the game. Maintaining and growing support amongst your vassals is vital to gaining prestige and power. Handing out promotions (bribes) to loyal supporters may earn the ire of some of your other vassals, who may view you very negatively and even conspire against you.

    Similarly, the laws and policies you dictate can earn favor or disfavor amongst your vassals depending on their own personalities. And one area this can be reflected is in the amount of military support they offer you. A strong supporter might swell your ranks with swarthy knights, whereas a Vassal that dislikes you may send little three drummers and an angry mule when you call for arms.

    Fortunately, your trusty spymaster can help keep you informed as to what is going on in the ranks of your vassals, and whether or not anyone might be inclined to arrange for you to have an unfortunate "accident".

    Keep your kids in line

    Your family is your vehicle of succession, so you need to ensure your throne is passed down to your heir. Choosing an heir and the doctrine for succession will probably earn the support of some vassals while potentially earning the ire of others. For example, if you designate your daughter as the heir apparent, some less-than-progressive vassals might take a dim view of your actions and their support for you will wither.

    In addition to your vassals, you need to manage your relationship with that pesky, pivotal and powerful Pope—a person very influential during your reign. You can potentially choose to make nice with the Pope, or toss him (and his funny hat) out on his butt and establish your own Pope (i.e. someone loyal to you).

    Of course, that may not go over so well with some of your subjects or your vassals. Some might support your decision. Others may revolt.

    Forge a dynasty

    Like other Paradox historical strategy games, your goals are ultimately whatever you make them to be, and the game will include multiple scenarios to facilitate this. For example, you can start a game where you’re already in power as the King and dealing with the Pope as well as invading Mongols and other headaches. Or you can start a game as a humble count with his sights set upon becoming the Holy Roman Emperor.

    No matter what path you choose to achieve power, Crusader Kings II promises to keep you on your toes.

    Crusader Kings II is scheduled to be released in Q1 2012 for the PC at an MSRP of $39.99.[/spoiler]

    [size=10pt][glow=red,2,300]-Sistem Gereksinimleri[/glow][/size]

    [table]
    [tr]
    [td]Windows XP/Vista/7.0
    Intel® Pentium® IV 2.4 GHz veya AMD 3500+
    2 GB RAM
    2 GB disk alanı
    NVIDIA® GeForce 8800 ve üstü veya ATI Radeon® X1900 ve üstü ekran kartı
    Direct X-compatible ses kartı
    DirectX®: DirectX 9
    Fare, klavye, hoparlör
    Multiplayer oyun için internet bağlantısı**

    ** Multiplayer oyunlar maksimum 32 kişi[/td]
    [/tr]
    [/table]

    -Demo[/glow]

    http://www.fileplanet.com/224596/download/Crusader-Kings-II-Demo

    Paradoxfan'dan alınmıştır.

    -Sevilen Modlar

    Bu konuyu yazdır

      Total War Hakında Kısa Bilgi
    Yazar: Dragon Caliph - 06-06-2015, 04:40 AM - Forum: Diğer Seriler - Yorum Yok


    [size=14pt]Total War Platformu[/size]

    Total War serisi The Creative Assembly tarafından piyasaya sürülen gerçek zamanlı strateji oyunu serisidir. Seri, dünya çapında çok geniş bir oyuncu kitlesine sahiptir.

    Oyunlar

    Shogun:Total War

    Shogun:Total War,
    Japonya'daki feodolite sistemi konu alan oyundur. Ayrıca oyun Total War serisinin ilk oyunudur. Oyunun MP desteği vardır.

    Mongol Invansion
    Oyunun genişleme paketidir. Moğolların Japonya akınlarını konu alır.[/spoiler]

    Medieval:Total War

    Serinin ikinci oyunu olan Medieval:Total War Orta Çağ Avrupa'sını konu alır. Mp desteği bulunmaktadır.

    Viking Invasion
    Oyunun genişleme paketidir. Vikinglerin Avrupa istilalarını konu alır.[/spoiler]

    Rome:Total War

    Rome: Total War ya da kısaca RTW, MÖ 270 ve MS 14 yılları arasında Roma Cumhuriyeti ve erken Roma İmparatorluğu döneminde geçen bir strateji oyunudur. Creative Assembly tarafından geliştirilmiş ve Activision tarafından 22 Eylül 2004’te piyasaya sürülmüştür.
    Binlerce askerden oluşan antik ordularla muazzam savaşların cereyan edebildiği oyunda yeni bir 3 boyutlu grafik motoru kullanılmıştır. Bu yeni grafik motoru sayesinde savaş meydanında 30.000 kişilik ordular bulunabilmektedir. Orduların strateji ekranında birbirlerine kılıç çektikleri bölgenin, strateji haritasındaki coğrafi koşullarının aynısıyla savaş meydanına aktarılması oyunun göze çarpan özelliklerindendir. Örneğin genel haritada Konstantinopolis’te karşılaşan ordular, savaş ekranında da kurgusal bir arazide değil, Konstantinopolis'in oyuna birebir aktarılmış halinde savaşmaktadırlar. Oyun ayrıca Hannibal Barca, Vercingetorix, Jül Sezar gibi tarihe mal olmuş kişiliklerin yerine geçme, üç Romalı aile Julii, Brutii, Scipii ile dünya hakimiyeti için mücadele etme; Yunan şehir devletleri, Kartaca, Britanya, Selevkoslar ve Mısırlılar ile tarihi baştan yazma şansını oyunculara sunmaktadır. (Bu ülkeler ile oynayabilmek için oyunda ilerleyip Roma ailelerinden biriyle biraz önce anılan ülkeleri işgal etmeniz gerekmektedir.)
    Şehir savaşlarına ve kale kuşatmalarına eklenen birkaç yeni özellikle beraber oynayış, oyunun önceki serileri olan Shogun: Total War ve Medieval: Total War ile benzerlikler göstermektedir.
    Piyasa sürülmeden önce onlarca övgü alan oyunun grafik ve simulasyonları oyunun piyasaya sürülmesi ile beraber History Channel ve BBC'deki programlarda tarihi savaşların yeniden canlandırılmasında kullanılmıştır. Oyun motorunun gelişmişliği sayesinde tarihî savaşlar, bu programlarda su götürmez bir mükemmellikte yeniden canlandırılabilmiştir.

    Barbarian Invansion
    Rome: Total War: Barbarian Invasion, Rome: Total War oyununun eklenti paketidir. Bu paketle birlikte oyuna birçok yeni ırk gelmiş, oyunun geçtiği zaman değişmiştir. Kampanya Batı Roma İmparatorluğu'nun gerileme dönemi olan 363 ve 476 yılları arasında geçmektedir. Oyuncu 476 yılına kadar verilen görevi bitirmek zorundadır. Görev 476'dan önce bitirilirse oyun sonlanır ancak oyuna devam edebilme fırsatı sunulur. Oyunda dönemin önemli dinleri arasındaki (Hristiyanlık, Paganizm ve Zerdüştlük) gerginlik de işlenmiştir.
    Alexander
    Alexander, oyuncuyu Büyük İskender'in yerine koyarak bilinen dünyanın yeniden fethedilmesini amaçlar. Kampanya MÖ 336 ve MÖ 323 yılları arasında gerçekleşir. Oyunun Mac sürümü Feral Interactive tarafından 5 Şubat 2010 tarihinde yayınlanmıştır.[/spoiler]

    Medieval II:Total War

    Medieval II: Total War, 2002 yılında çıkan Medieval: Total War'ın dolaylı devam oyunu ve Creative Assembly'nin Total War dizisindeki dördüncü oyunudur. Oyun 2006 yılında tamamlanmış ve satışa sunulmuştur. Oyun 1080 ve 1530 yılları arasında geçmektedir. Oyun orta çağ savaşlarına, dinlere ve Avrupa, Kuzey Afrika ve Orta Doğudaki siyasete odaklanır. Total War dizisinin önceki oyunlarından ayrı olarak, Medieval II: Total War'da keşif ağacı bulunmaktadır ve bu ağaç oyunun sonunda barut bulunmasıyla tamamlanır. Oyunun süre çizelgesi ortaçağda Yeni Dünya'nın keşfi döneminden, Amerika'nın keşfi ve ele geçirilmesi dönemine kadar genişler. Medieval II, Rome: Total War oyununun ana yazılım dizgesi üzerinden yazılmıştır.

    Kingdoms
    Medieval II : Total War oyununda ayrıca 4 farklı Seferberlik(ing. Campaign) vardır. Bu seferberlikleri oynayabilmek için Gold Edition'a sahip olmanız lazım.
    Americas Campign:
    Seferberlik İspanyollar'ın amerikaya gelmesi ile başlar. Siz herhangi bir kabileye ülke olup oynayabilirsiniz.
      Americas Ulusları;
      Aztekler
      Apaçi Kabileleri
      Tlaxcanlar
      Tarascanlar
      Çiçimek Kabileleri
      Mayalılar
      İspayollar
      İngilizler
      Fransızlar
    Crusades Campign:
    Haçlı Seferleri mücadelesi Haçlı Seferleri dönemindeki Ortadoğu'yu konu edinmektedir. Oyunda Kudüs'ü ele geçirmek en önemli amaçlardandır. Bu seferde tarihi akış kusursuz sayılabilecek bir gerçeklikle oyuna aktarılmıştır. her ülkenin özel ve gerçek şahsiyetleri adil ve bilimsel bir şekilde oyuna işlenmiştir. Baybars, Nureddin, Selahaddin, King Richard, Philip II, Osman Bey ve daha birçok tarihi kişilik oyunda yer almıştır. Bilimsel ve gerçek senaryoya sahip bu sefer tarihseverler için bulunmaz bir fırsattır.
      Crusades Ulusları;
      Kudüs Krallığı
      Antakya Prensliği
      Türkler
      Bizans
      Mısır
      Venedik
      Moğollar
    Teutonic Campign:

    Britannia Campign:
    Kısaca özetlemek gerekirse seferberlik(ing campaign) Britanya'da geçer ve oyunda 6 ulus vardır.   Britannia Ulusları;
      İngiltere
      İskoçya
      İrlanda
      Norveç
      Galler
      Baron İttifakı[/spoiler]

    [spoiler=Empire:Total War]

    Empire: Total War (genellikle E:TW) 4 Mart 2009'da piyasaya çıkmış olan Gerçek zamanlı strateji ve Sıra tabanlı strateji oyunu. Creative Assembly tarafından geliştirilmiş ve Sega tarafından yayınlanmıştır.Empire: Total War, serinin diğer oyunları gibi keşif, fetih, koloniler kurma ve savaşma hakkındadır. Oyunun zamanı 1699 ile 1799 arasında geçmektedir. Oyundaki milletler Avrupa, Kuzey Afrika, Amerika ve Hindistan bölgesi'nde yer almaktadır.

    The Warpath Campaign
    Amerika yerlilerini konu alan bir eklenti paketidir. Bu eklenti paketi sayesinde yerliler ile oynanabiliyor.[/spoiler]

    [spoiler=Napoleon:Total War]

    Napoleon: Total War (genellikleN:TW) Creative Assembly tarafından geliştirilen ve Sega tarafından yayınlanan Gerçek zamanlı strateji ve Sıra tabanlı strateji oyunu.N:TW Kuzey Amerika'da 23 Şubat'ta Avrupa'da ise 26 Şubat'ta yayımlandı.Oyun Total War serisinin altıncı ana oyunudur,siyaset ve büyük askeri seferlerle 19.yüzyılın başına odaklanır.Oyuncular Napolyon Bonapart'ın veya onun rakiplerinin rolünü üstlenerek sıra tabanlı savaş haritasında gerçek zamanlı olarak takip eden savaşlara girerler.Selefi Empire: Total War'ın özel bir Birleşik Devletler hikâyesi içermesi gibi,Napoleon 'da da generalin erken kariyeri ayrı bir kampanya özelliği izlemektedir.
    Napoleon Total War'ın birçok sürümü piyasaya çıkmıştır.Bunlar: Standard Edition, Limited Edition, Imperial Edition ve Emperor's Edition'dır. Bütün kutulu sürümler 5 ilave birlikten oluşan "Elit Alay" içerirken, Limited, Imperial (aynı zamanda poster içerir), ve Emperor's sürümleri "Heroes of the Napoleonic Wars" paketinin özelliği sayesinde ek bir on birime sahip olur.[1] The Emperor's Edition sadece Avustralya ve Yeni Zellanda'da piyasaya sürüldü, ve sadece farklı olarak generalin 200 mm boyunda heykelciği ve savaş alanı anı defteri eklendi.Steam içerik dağıtım sistemi üzerinden yapılan ön siparişe başka bir özel birim Royal Scots Greys de dahildir.[2] Fransız aktör Stephane Cornicard oyunun orijinal İngilizce sürümlerinin yanı sıra Almanca,Fransızca ve İspanyolca sürümlerde Napoleon Bonaparte'ı seslendirmektedir.

    The Peninsular Campaign
    Bu eklenti paketi Fransa'nın Portekiz üzerine yürümesini konu alır. Bu eklenti paketi ile İspanya artık oynanabilmektedir.

    Shogun II:Total War

    Bu oyun Shogun: Total War'ın devamı niteliğindedir. Arada sadece zaman farkı vardır. MP desteği bulunmaktadır.

    Ikko Ikki
    Bu DLC paketi ile oyuna Japon klanı Ikko Ikki eklenmiştir.
    Rise of the Samurai
    Bu DLC paketi Şogunluğun nasıl ortaya çıktığını konu alıyor.
    Saints and Heroes Unit Pack
    Saints and Heroes paketi ile oyunda Sengoku dönemi güçleri desteklenecek. 9 yeni birlik oyuna eklenmiştir.[/spoiler]

    Fall of the Samurai

    Fall of the Samurai (Samurayların Düşüşü), Shogun II:Total War için tasarlanan bir DLC paketidir. Ancak bu paket bağımsız oyun niteliği taşır ve kutulu satışı Shogun II:Total War'dan ayrı da yapılmaktadır. Oyun Meji Resterasyonu'nu konu alır. Klanlar kendi aralarında ikiye bölünmüştür; yenilikçiler ve gelenekçiler. Bu sayede oyuna çeşitlilik gelmiştir.

    Rome II:Total War
    [i][size=8pt]Coming Soon...[/size][/i

    Bu konuyu yazdır

      deneme konu
    Yazar: ertank - 06-05-2015, 06:46 PM - Forum: Çöp kutusu - Yorumlar (1)

    asd

    Bu konuyu yazdır

    Rainbow ADMİN'lerin dikatine
    Yazar: memotaz - 06-05-2015, 12:46 PM - Forum: Çöp kutusu - Yorumlar (3)



    bugün sitede bunla karşılaştım, çözülürse iyi olur

    Bu konuyu yazdır

      Youtube Kapak Fotoğrafı Tasarımı #1
    Yazar: DarKDayS - 06-03-2015, 02:44 PM - Forum: Grafik Tasarımlarınız - Yorumlar (5)



    Nasıl olmuş arkadaşlar.

    Bu konuyu yazdır

      Gökdeniz Karadeniz
    Yazar: DarKDayS - 06-03-2015, 02:36 PM - Forum: Biyographiler - Yorumlar (1)

    Gökdeniz Karadeniz ( 1980)
    Mevki : Ortasaha
    Dogum Yeri : Giresun
    Ana Adı : Nilüfer
    Baba Adı : Şefik
    Boy : 167 cm
    Kilo : 64 kg
    Ayakkabı No : 40

    xx

    11 Ocak 1980 tarihinde Giresun'da doğdu. 1998 yılında, profesyonel futbol hayatına başladı. 1996 yılından sonra Trabzonspor'da forma giymeye başladı. Attığı goller ve yaptığı asistlerle dikkat çeker. Fatih Tekke ile birlikte Trabzonsporu 2003-2004 ve 2004-2005 sezonlarında hücum yönünden sırtlamış ve o dönem Trabzonspor başarılarında önemli rol oynamıştır. 2007 yılında Yunanistan'la yapılan resmi bir karşılaşmada attığı gol hafızalardaki yerini hala korumaktadır. 11 Mart 2008'de Rusya'nın Rubin Kazan takımına 8.7 Milyon € karşılığında transfer oldu.

    Bu konuyu yazdır

      Süleyman Seba
    Yazar: DarKDayS - 06-03-2015, 02:35 PM - Forum: Biyographiler - Yorumlar (2)

    Süleyman Seba
    Beşiktaş Jimnastik Kulübü Onursal Başkanı


    5 Nisan 1926 tarihinde Sakarya'nın Hendek ilçesinde doğdu.

    İlkokulu Sakarya'da okudu. Liseyi okumak için İstanbul'a geldi. İki yıl Galatasaray Lisesi'nde okudu. Sonra Kabataş Erkek Lisesi'ne geçti. Mezun olduğu Kabataş Erkek Lisesi'nin futbol takımında futbola başladı. Lisedeki ilk yıllarında Beşiktaş Genç Takımı'na girdi. Beşiktaş'ta oynadığı sırada İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ne başlamasına rağmen eğitimine devam etmedi.

    1946 yılında Refik Osman Top döneminde A takıma yükseldi. 1946-47 sezonunda ilk İstanbul Ligi maçına sezonun ilk maçı olan Fenerbahçe derbisiyle çıktı. 4-3 yenildikleri maçta bir gol attı. İlk sezonunda 9 maçta 6 gol atmıştı. O sezon Milli Küme'de şampiyonluk yaşayarak kariyerinin ilk şampiyonluğunu kazandı.

    1947-1948 sezonu geçirdiği en etkili sezondu. Sezona Başbakanlık Kupası'yla başlasalar da Seba o maçta forma şansı bulamamıştı. Ancak İstanbul Ligi'nde 14 maçta 8 gol atıp, takımının en golcü ikinci ismiydi. Ancak İstanbul ikincisi olmuşlardı.

    1949-50 sezonunda kariyerinin ilk İstanbul Ligi şampiyonluğunu kazandı. 14 maçın hepsinde forma giyen Seba, bir gol atmıştı. Bu sezondan sonra 1950-51 ve İstanbul Profesyonel Ligi adına geçiş yapılan 1951-52 sezonunda da forma şansı buldu. Ancak 1951-52 sezonunda sakatlığı nedeniyle sadece 3 maç forma giyebilmişti. 1952-53 sezonunda da 9 maçta forma giyip 2 gol kaydetti. 1954'de 28 yaşındayken menisküs sebebiyle futbolu bıraktı.

    1947 yılında İnönü Stadyumu'nın açılışı sebebiyle Beşiktaş ile İsveç'in AIK takımı yapılan maçta bu stattdaki ilk golü atarak tarihe geçti. 1950'de Beşiktaş'ın ABD turnesinde de yer aldı.

    Yöneticilik Dönemi

    1957'de Beşiktaş'a üye oldu. Altı sene sonra 1963'de ilk kez yönetim kurulunda yer aldı. Bundan sonra çeşitli dönemlerde aralıklarla kulüpte yöneticilik yaptı. 1984 yılında çok zor bir dönemde Mehmet Üstünkaya'dan yönetimi devraldığı başkanlık görevini 2000 yılına kadar devam ettirdi.

    16 yıl süren Başkanlığı boyunca 8 kongrede rakiplerine sürekli üstünlük sağladı. Süleyman Seba başkanlığı döneminde kazanılan kupalar şu şekildedir:

    5 Süper Lig
    4 Türkiye Kupası
    4 Cumhurbaşkanlığı Kupası
    2 Başbakanlık Kupası
    6 TSYD Kupası

    Bu başarılar dışında istikrarlı bir şekilde başarıyı daim kılarak şampiyon olmadığı sezonlarda dahi futbol kulübü her zaman ilk iki içinde yer aldı. Futbol takımının altın dönemini yaşadığı bu dönemde Süleyman Seba'ya gelen eleştiri, amatör branşlara aynı ilgiyi göstermemesi olmuştur.

    Sportif başarılar dışında 1980'lerin başında maddi yönden son derece sıkıntılı olan kulübü yönetimi boyunca tesis zengini ve maddi açıdan zengin bir kulüp haline gelmiştir. Seba döneminde Akaretler'deki BJK Plaza, Fulya Stadı ve Kamp Tesisleri Yeşilköy, Pendik ve Çilekli tesisleri, BJK Koleji yapılırken, BJK İnönü Stadı da, 1998'de 49 yıllığına Beşiktaş'a devredildi.

    Beşiktaş'a büyük hizmetlerde bulunan Seba, 1999-2000 sezonunda futbol takımının gösterdiği kötü performans sonucu tribün ve muhalefetin tepkisini çekmesi üzerine 2000 yılı Mart ayındaki kongrede aday olmamış ve yerine Serdar Bilgili seçilmiştir. Bu kongrede kongre üyeleri oybirliği ile Hakkı Yeten'den sonra Beşiktaş'ın ikinci onursal başkanı olarak Süleymen Seba'yı seçmiştir.

    Başkanlığı bıraktığı 2000 yılında anısına Akaretler ile Maçka semtleri arasında uzanan Spor Caddesinin adı Süleyman Seba Caddesi olarak değiştirildi.

    Seba, spor yaşamının dışında Milli İstihbarat Teşkilatı İstanbul Bölge Müdürlüğünde görev yaptı.

    13 Ağustos 2014 tarihinde vefat etti.

    Bu konuyu yazdır

      Ahmet Dursun
    Yazar: DarKDayS - 06-03-2015, 02:35 PM - Forum: Biyographiler - Yorumlar (1)

    Ahmet Dursun ( 1978)
    Futbolcu
    Pozisyonu Forvet
    Doğum Tarihi 1978
    Doğum Yeri Almanya
    Boyu(cm) 1.76
    Kilosu(kg) 73
    Önceki Kulübü Kocaelispor, SG Wattenscheid
    Yabancı Dil Almanca-İngilizce
    Eğitim Durumu Lise
    Hobileri Tenis ve pinpon oynamak bilgisayar, gezmek, sinema.
    Ayakkabı No. 40-41

    Bu konuyu yazdır

      Canan Karatay
    Yazar: DarKDayS - 06-03-2015, 02:34 PM - Forum: Biyographiler - Yorumlar (1)

    Canan Karatay
    Karatay: Kolesterol, damar sertliği menopoz uydurulmuş hastalıklar


    Prof. Dr. Canan Karatay, kolesterol, damar sertliği ve menopoz gibi hastalıkların ilaç firmaları tarafından uydurulmuş olduğunu savundu, ‘Yiyecekler ilaçlarınız olsun’ dedi.


    Haber Türk gazetesinden Balçiçek İlter’in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Canan karatay Kolesterol, damar sertliği ve menopoz uydurulmuş hastalıklar olduğunu savunarak İlaç firmalarının da bu hastalık durumunun uydurulmasında büyük rol oynadığını iddia etti.
    26 Mayıs 2015



    doktor

    Canan Efendigil Karatay


    1943 yılında Elazığ'da doğdu. 1961 yılında Üsküdar Amerikan Kız Lisesi, 1967 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu.

    1972 yılında İstanbul Üniversitesi Tedavi Kliniği'nde iç hastalıkları uzmanlık eğitimini tamamladı. İngiliz hükümeti bursu ile Liverpool Regional Cardiac Center'da kardiyoloji alanında uzmanlık eğitimine başladı. 1974-1976 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Tedavi Kliniği'nde baş asistan olarak çalıştı.

    Bu sırada Türkiye'de bir kardiyolog olarak (cerrahi yardım almaksızın) bir ilki gerçekleştirdi. Kalıcı ve geçici kalp pili implantasyonu tekniğini başarıyla uyguladı. Koroner Yoğun Bakım'da 'Vena Subklavya Ponksiyon' tekniğini yerleştirdi.

    1976-1978 yılları arasında, Güney Afrika Cape Town Üniversitesi Groote Schuur Hastanesi'nde, dünyada ilk kez kalp nakli ameliyatını gerçekleştirmiş olan Christian Barnarnd'ın ekibinde çalıştı. Doçentlik tezini kalp nakli yapılmış hastalar üzerinde gerçekleştirdi. 1979 yılında doçent oldu.

    İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü'nde, Cape Town'da eğitimini görmüş olduğu (şu anda ülkemizde yaygın bir şekilde uygulanmakta olan) 'femoral arter' yolu kullanılarak yapılan koroner anjiyografi tekniğini (Judgkin tekniği) yine ilk kez ülkemizde uyguladı ve bu uygulamayı ülkemize yerleştirdi. 1987-1995 yılları arasında State University of New York Health Science'de kalp hastalıkları alanlarında araştırmalar yaptı.
    1995-1997 yılları arasında Gaziantep ve İstanbul'daki birçok özel hastanede, 'koroner yoğun bakım' ve 'koroner anjiyografi laboratuvarları'nı kurdu.

    1997-2002 yılları arasında Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2002-2006 yılları arasında da Kadir Has Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde öğretim üyesi olarak görev yaptı.

    2006-2010 yılları arasında Türkiye'de ilk ve tek sağlık üniversitesi olan İstanbul Bilim Üniversitesi'nde rektörlük yaptı. Halen İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde, İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Ana Bilim Dalları'nda öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.
    M. Canan Efendigil Karatay, Ali Başak Karatay ile evlidir. Çiftin Mehmet Rahmi Karatay adında bir oğulları bulunmaktadır.



    HAKKINDA YAZILANLAR

    PROF.DR. M.CANAN EFENDİGİL KARATAY'IN KARATAY DİYETİ KİTABI

    Farklı beslenme ve diyet uzmanlarından yıllardır 'az az ve sık sık yiyin' nasihati dinliyoruz. Bu 'uzmanlar' çoğunlukla Amerika'dan 'ithal' ettikleri diyetlerin virgülüne dokunmadan Türk insanına sunuyorlar. Sonuçsa hüsran oluyor! Diyet reçetelerini uyguluyor, diyet ürünler yemeye özen gösteriyor, hatta çoğu zaman aç kalıyoruz. Tüm çabalarımızın sonunda bir miktar kilo veriyor ama fazlası ile geri alıyoruz. Mucize olarak önümüze sunulan diyetlerin balonu kısa sürede patlıyor, yerine bir yenisi geliyor. Ancak ne enteresandır ki, diyet konusu yaz kış demeden hep gündemde kalıyor; halkımız da zayıflayacağına giderek şişmanlıyor.

    Ülkemizdeki en büyük sağlık sorunlarından biri aşırı şişmanlık ve obezite. Bu sorunların sebep olduğu hastalıklar ise karaciğer yağlanması ile başlayıp, diyabet, hipertansiyon, kalp krizi, felç, inme, Alzheimer, erken bunama, kronik artritler, bel ağrıları, fibromiyosit, polikistik meme hastalığı, erken adet görme, polikistik over sendromu ile devam ediyor ve kanserle son buluyor!

    Peki, bu hastalıkların hiçbirinin genetik olmadığını ve önlenebilir hastalıklar olduğunu biliyor muydunuz? Tüm bu hastalıklardan korunmanın, sağlıklı bir şekilde zayıflayarak, daima zayıf, dinç, enerjik ve mutlu yaşamın aslında ilkokuldaki ABC harflerini çözmek kadar kolay olduğunu söylesek kulaklarınıza inanır mısınız?

    Kolesterolün aslında mutluluk hormonu, stres hormonu ve seks hormonlarının besin kaynağı, yani insan hayatı için 'can simidi' olduğunu söylesek dünyanız tersine dönmez değil mi?
    Ya tereyağlı pastırmalı yumurtayı özgürce yiyebilirsiniz desek, kuruyemişler kilo aldırmıyor aksine kilo verdiriyor desek? Aslında yağ depolamanın asıl kaynağı yıllardır bize öğretilen bu yanlışlar desek hayrete düşmezsiniz değil mi?

    Prof. Dr. M. Canan Efendigil Karatay, mesleğe 50 yılını vermiş değerli bir hekim. 4 farklı kıtada hekimlik yaptı, gezdi, gördü, farklı ülkelerin beslenme alışkanlıklarını gözlemledi. Sonuçta Türk insanı için 'en uygun', 'en iyi sonuç' veren diyeti geliştirdi. Bu diyete de kendi adını verdi. Türkiye'de birçok alanda ilklere imza atarak binlerce hastanın hayatını kurtarmış 'Hocaların Hocası' Prof. Karatay'ın Hayykitap'tan yayınlanan Karatay Diyeti kitabı, işte bu 50 yılın kazandırdığı bilimsel deneyimin bir sonucu. Prof. Karatay, bu diyetin eksiksiz uygulanması durumunda başarı şansının yüzde 100'e yakın olduğunu vurguluyor. Kitabında hem zayıflama konusunda doğru bilinen yanlışları anlatıyor hem de yukarıda saydığımız kronik hastalıklardan korunmanın basit formülünü bize açıklıyor.

    Yıllardır yasaklanan, kokusunu özlediğimiz sağlıklı gıdalarımızı da (kırmızı et, balık, süt, peynir, yoğurt, tereyağı, yumurta, pastırma, kuru fasulye ve turşu, sebze ve meyve, kuruyemişler) bilimsel gerçeklerle serbest bırakıyor.

    Bu kitap, klasik bir diyet kitabı değil. '1 kibrit kutusu peynir', ' 'iki yemek kaşığı fasülye' gibi anlamsız ölçülerle insanları strese sokmuyor. Karatay Diyeti bir yaşam biçimi. Yıllardır pazarlanan beslenme balonlarını patlatıyor, doğru beslenmenin ne demek olduğunu anlatıyor.
    Beslenme ile hücresel/hormonal fonksiyon bozuklukları arasındaki yakın ilişkiye odaklanan Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, kilo vermenin ABC'sini öğretiyor, hiç zorlanmadan zayıflamanın ve zayıf kalmanın sırrını açıklıyor.

    Eğer kilo vermek ve verdiğiniz kiloda kalmak istiyorsanız; kilo verirken halsizlik, bitkinlik, isteksizlik ve yorgunluk hissetmeden, mutlu ve enerjik bir şekilde yaşamayı arzuluyorsanız; unutkanlık şikâyetlerinden kurtulmayı, düşüncelerinizin berraklaşmasını ve yaptığınız işe kolaylıkla konsantre olmayı hedefliyorsanız, Prof. Karatay'ın yazdığı bu kitap tam size göre.

    Karatay Diyeti ile doğru bildiğiniz yanlışları düzelteceksiniz. Kilo verirken, sabahları dinç ve dinlenmiş olarak uyanacak, güne sevinç içinde başlayacaksınız. Bütün gününüzü de acıkmayarak, tatlılara saldırmayarak, enerji dolu geçireceksiniz. Bağışıklık sisteminizi güçlendirecek ve dolayısıyla sık sık hastalanmayacaksınız!

    Kitabın Bölümleri

    1. Karatay DİYETİ İLE GENÇ KAL UZUN YAŞA...
    2. NEDEN SPOR YAPMADAN SAĞLIKLI YAŞANMAZ?
    3. BÜTÜN YAĞLAR ZARARLI MI?
    4. HER GÜN İKİ YUMURTA
    5. KOLESTEROL TERÖRÜ
    6. KIRMIZI ET SAĞLIKLIDIR
    7. FINDIK, FISTIK ÇITIR ÇITIR, HEM KAN YAPAR, HEM ISITIR
    8. EFSANE DİYETLER
    9. BİR HAFTALIK ÖRNEK MÖNÜ
    10. PRATİK YEMEK TARİFLERİ
    11. Karatay DİYETİ'NİN ÖZETİ
    12. Karatay DİYETİ'Nİ UYGULAYANLAR NE DİYOR?

    Bu konuyu yazdır

      Kanuni Sultan Süleyman
    Yazar: DarKDayS - 06-03-2015, 02:33 PM - Forum: Biyographiler - Yorumlar (1)

    Kanuni Sultan Süleyman ( 28.01.1493)- (17.01.1565)
    Osmanlı Sultanlarının Onuncusu

    İslam Halifelerinin Yetmişbeşincisi


    Yönetim Süresi: 1520-1566

    Babası: Yavuz Sultan Selim
    Annesi: Hafsa Sultan

    Doğumu: 27 Nisan 1495
    Vefatı: 7 Eylül 1566


    1509 yılında Kefe sancakbeyliğine gönderilinceye kadar babasının yanında kaldı. Bu süre içinde iyi bir öğrenim ve eğitim gördü. Babası Yavuz Sultan Selim'in 1514 İran ve 1516 Mısır seferleri sırasında Rumeli'nin muhafazası ile görevlendirildi ve Edirne'de oturdu. Babasının vefatıyla 30 Eylül 1520 tarihinde 26 yaşındayken Osmanlı tahtına çıktı.

    Kanuni Sultan Süleyman Belgrad'ın fethi (1521) ile Orta Avrupa’nın, şövalyelerin üssü olan Rodos'un zaptı (1522) ile de Akdeniz hakimiyetinin kapılarını devletine açtı. 1526'da yüz bin kişilik ordusuyla ve üç yüz kadar top ile Mohaç Ovası'nda Macar ordusuyla karşılaştı. Bu durumda sancaklarını açık ellerini semaya doğru kaldıran sultan; "Ya Rabbi! Senin kudret ve himayeni diliyor, Hazret-i Muhammet'in ümmetine yardımını niyaz ediyorum" diye yalvardı. Tarihin bu en büyük meydan savaşında düşman ordusunu yok eden Kanuni, 20 Eylül'de Macaristan'ın başşehri Budin'e girdi. 1529'da Viyana muhasara edildi ise de kuşatma vasıtalarının getirilmemesi ve kış mevsiminin yaklaşması üzerine neticesiz kaldı. 1532'de Alman seferine çıkan Kanuni, Viyana'yı arkada bırakarak Gratz, Marburg, Gunss ve daha bir çok Alman şehirlerini zaptetti. Yedi ay Avrupa içlerinde dolaştığı halde imparator karşısına çıkmaya cesaret edemeyince geri döndü.

    1534'te Safeviler üzerine sefere çıkan Sultan, Bağdat ve Basra'yı zaptetti. Bağdat'ta evliya kabirlerini ve Kerbela'da Hazreti Ali ve Hazreti Hüseyin'in makamlarını ziyaret eden Kanuni, Abdülkadir-i Geylani hazretlerinin kabrine türbe ve yanına imaret yaptırdı. Fetih hareketlerine devam eden Kanuni, 1535'teTebriz'i zaptetti. 1537'de İtalya seferine çıkarak, Otranto'ya kadar ilerledi.

    Karalarda cihan hakimiyetini eline geçiren Kanuni Sultan Süleyman, Barbaros Hayrettin Paşa vasıtasıyla denizlerde de Osmanlı Devleti'nin gücünü gösteriyordu. Nitekim bu büyük deniz komutanı haçlı donanmasını 27 Eylül 1538'de Preveze'de imha ederek, müstesna bir zaferle Akdeniz'de tam bir Türk hakimiyeti kurdu. Kanuni Süveyş'te kurduğu donanma ile de Kızıldeniz'i ve Arabistan sahillerini emniyet altına aldı ve Avrupalıları Hindistan sahillerinden uzaklaştırmaya başladı.

    Bu fetihleri; 1543'te Estergon, Nis ve İstolni-Belgrad, 1551'de Trablusgarb'ın zaptı ve 1553'te Nahcıvan Seferi takip etti. İhtiyar ve hasta bir halde iken 1566'da yine cihada çıkan bu büyük Türk sultanı, Zigetvar kalesinin zaptı sırasında top sesleri arasında 72 yaşında iken vefat etti. Naşı Süleymaniye'deki türbesine defnedildi.

    Türklerin kendisine Kanuni ve Gazi, Avrupalıların ise "Muhteşem" dedikleri Süleyman Han, babasından devraldığı 6,557,000 kilometrekarelik Osmanlı toprağını, yaptığı fetihlerle 14,893,000 kilometrekareye ulaştırdı. Bulunduğu yüzyıl, dünya tarihine Türk asrı olarak geçti. Bu asırda her sahada dahi devlet ve ilim adamları yetişti. Nitekim sadrazamı İbrahim Paşa, Lütfi Paşa, Sokullu Mehmet Paşa; şeyhülislamı Kemal Paşazade, Ebüssuud Efendi, şairi Baki, Fuzuli; sanatkarı Mimar Sinan; kaptan-ı deryası Barbaros Hayrettin Paşa olan bir devletin padişahı Kanuni olurdu.

    Sultan Süleyman Han'ın asıl adından daha fazla bilinip, şöhreti olan Kanuni ünvanı, önceki Osmanlı kanunnamelerini ve devri icabı lüzumlu hükümleri Kanunname-i Al-i Osman adı altında, İslam hukuku esasları dahilinde toplattırıp tanzim ettirmesinden ileri gelmektedir. Kanuni hareket ve sözleri güzel, aklı kamil, nezaketli, irfan sahibi, sözleri tatlı, alim, hakim ve şairlere dost, bütün maddi-manevi iyilikleri şahsında toplamış emsalsiz bir padişahtı.

    Pek çok hayrat ve iyilikleri olan Kanuni, imar faaliyetleriyle de uğraştı. Memleketin hemen her yerinde camiler, mescitler, medreseler, hamamlar ve çeşmeler inşa ettirdi. Mimar Sinan'ın yaptığı Süleymaniye Camii de bu devirde Türk azameti devrinin tacını teşkil etmiştir. Koca Mimar Sinan büyük Hakan'a; "Padişahım sana öyle bir cami inşa ettim ki, kıyamete değin ayakta duracak bir metanete sahiptir." diyerek bu güzel eserini takdim etmiştir.

    Pek çok özellikleri yanında büyük bir şair olan Kanuni Sultan Süleyman'ın hastalığında yazdığı şu beyti yüzyıllardır dillerde söylenmektedir.

    Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi,

    Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.

    Bir olay

    Fransa Kral`i bir gün Alman Imparatoru Sarlken´e esir düser. Bunun üzerine validesi derhal Osmanli imparatoru Kanuni Sultan Süleyman Han´a münacat´ta bulunarak yardim ister. Süleyman Han, derhal Alman Imparatoruna bir name yazdirir :

    " Biz ki, diyar-i Trablusgarbin, diyar-i Libyanin, diyar-i Misirin, diyar-i Rumun, diyar-i ... vesaire´nin fatihi, Sultan Süleyman Han´iz. Sen ki, Almanya Eyaletinin Kral´i Sarlken´sin. Sana deriz ki, tez Fransiz Kral´i kulumuzu serbest birakasin ". Muhtesem Süleyman´in koskoca Almanya Imparatoruna olan hitabi iste bu sekilde olur.Yazdirdigi o nameyi Alman Kralina göndermek icin bir Pasa dahi tayin etmeye tenezzül etmeyen Süleyman Han, bu ise siradan bir Cavusu vazifelendirmekle iktifa eder. Tabii neticemi ? Fransiz Krali derhal serbest birakilir. Koskoca Kanuni Sultan Sülayman´a karsi durmak öyle kolay degildir.

    Hakkında Yazılanlar

    1.Kanuni Sultan Süleyman
    Hayatı / Mefkuresi / Mücadelesi
    Yavuz Bahadıroğlu
    Yeni Asya Yayınları / Biyografiler Dizisi

    Bir devlet adamı düşünün ki, 46 yıl boyunca ülkesini dünyanın daima zirvede ülkesi olarak idare etmeyi başarmış olsun.
    e bir padişah düşünün ki, yarım asra yaklaşan idaresi süresince ülkesinde günümüze ışık tutacak hürriyet ve eşitlik prensiplerine uygun bir idare tatbik etsin.
    İşte bütün idaresi boyunca seferler, zaferler, adalet, eşitlik ve huzur dolu ülkesini uzun süre zirvede tutmayı başarmış bir devlet adamı:
    Kanuni Sultan Süleyman.

    Bu konuyu yazdır

    Yukarı Cık
    Hakkımızda
    Forum ile soru ve sorunlarınızı öneri şikayet bölümünden yapabilirsiniz ve ayrıca 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K' nın 125. Maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Kurallara uymayan üyeleri Dream41 adlı kurucuya özel mesaj atarak söyliyebilirsiniz
    Sosyal Medyada Biz
    Kodlayan: Dream41
    Türkçe Çeviri MCTR Forum Yazılımı MyBB.


    Online Shopping App
    Online Shopping - E-Commerce Platform
    Online Shopping - E-Commerce Platform
    Feinunze Schmuck Jewelery Online Shopping