Hoşgeldin, Ziyaretçi |
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.
|
Son Yorumlar |
Nerede yanlış yapıyorum
Forum: #Forum Dışı
Son Yorum: evdenevenakliyat
12-05-2016, 01:26 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 155
|
Sokakta kalanlar Hayvanla...
Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
Son Yorum: sokaktakalanlar
12-05-2016, 09:08 AM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 139
|
Dirilin Yaw :S
Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
Son Yorum: Dragon Caliph
12-04-2016, 08:37 PM
» Yorumlar: 0
» Okunma: 111
|
Ses ver
Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
Son Yorum: Dragon Caliph
11-30-2016, 01:56 AM
» Yorumlar: 2
» Okunma: 197
|
eRevollution
Forum: Anlatım - İnceleme - Haber
Son Yorum: Dragon Caliph
11-12-2016, 04:11 PM
» Yorumlar: 1
» Okunma: 155
|
02.09.2016 Rank Sistemi G...
Forum: Duyurular - Kurallar - Yenilikler
Son Yorum: Dragon Caliph
11-06-2016, 09:19 AM
» Yorumlar: 3
» Okunma: 243
|
Yeni Düzenli Youtube Oyun...
Forum: Tanışma & Kaynaşma
Son Yorum: Dragon Caliph
11-06-2016, 09:16 AM
» Yorumlar: 1
» Okunma: 201
|
CS:GO | Epic Ninja Defuse...
Forum: Counter-Strike Genel
Son Yorum: ChromeStar
10-09-2016, 03:19 PM
» Yorumlar: 1
» Okunma: 159
|
Online Friv oyunları hakk...
Forum: Diğer
Son Yorum: ChromeStar
10-04-2016, 02:10 PM
» Yorumlar: 1
» Okunma: 172
|
İyi Bayramlar
Forum: Geyik köşesi
Son Yorum: Dragon Caliph
09-17-2016, 08:41 PM
» Yorumlar: 2
» Okunma: 419
|
|
|
İşte Coca Cola'nın Bilinmeyen Formulü .. |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:12 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Coca Cola'nın Bilinmeyen Formulü ..
Formül;
Sitrik asit: 84.9 gram
Kafein: 28.3 gram
Şeker: 30 (miktarı belli değil)
Su: 9.5 litre
Olmamış yeşil limon suyu: 0.94 litre
Vanilya: 28.3 gram
Karamel: 42.5 gram
ŞURUBU İÇİN:
Alkol: 226.4 gram
Portakal yağı: 20 damla
Limon yağı: 30 damla
Hindistan cevizi yağı: 10 damla
Kişniş: 5 damla
Portakal çiçeği yağı: 10 damla
|
|
|
Ekran görüntüsü nasıl alınır hakkında |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:12 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Ekran görüntüsü almak her zaman işimize yarayan ve ihtiyaç duyduğumuz bir durumdur. Ekran görüntüsü almak için ne yapmalıyız ? probilgi.com olarak adım adım anlattık.
Ekran görüntüsünü klavyenizde bulunan Print Screen PRINT SCREEN ( bazı klavyelerde PRTSC veya PRTSCN) ile alırız. Bu tuşa bastığımız zaman ekranın tüm fotoğrafı belleğe kaydedilir ve istediğimiz bir programa, word’e, maile veya Paint e yapıştırarak kullanabiliriz. İki türlü ekran görüntüsü vardır. Birincisi o anki tüm ekranı almak diğeride sadece çalıştığımız pencereyi almak. Örneğin aynı anda 3 program ile çalışıyorsanız sadece birinin görüntüsünü almak isteyebilirsiniz.
Not : Bazı mobile cihazlar ya da bilgisayarlar Print Screen tuşu bulunmayabilir bunun yerine başka tuş kombinasyonları kullanılabilir. FN + INSERT gibi. Daha fazla bilgi için cihazınızın kullanım klavuzuna bakmanızı tavsiye ederiz.
* Tüm ekranın görüntüsünü almak için ;
PRINT SCREEN tuşuna basın
* Sadece aktif pencere görüntüsünü almak için ;
ALT + PRINT SCREEN tuşlarına basın
Umarım yardımcı olmuşuzdur. Bilgisayar konusunda ipuçları vermeye devam edeceğiz.
|
|
|
Çoklu Zeka Alanları hakkında |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:11 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
1. Sözel (dilsel) zekâ
2. Mantıksal (matematiksel) zekâ
3. Uzamsal (alansal-görsel-mekansal) zekâ
4. Müzikal – ritmik zekâ
5. Bedensel (kinestetik) zekâ
6. Sosyal zekâ
7. Kişisel (öze dönük) zekâ
8. Doğacı (naturel) zekâ
9. Moralite (seküler-varoluşsal-egzistansiyal) zekâ
|
|
|
Eğitimin önemi hakkında |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:10 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Bir çiçeği sularken ona hayat veririz ve bunun yanında yeni hayatlar yaratırız.Minik bir yüreği hayata hazırlamakta buna benzer.O hayata ne kadar güzel hazırlanırsa ve sarılırsa geride yaşamaya değer iyi bir gelecek bırakır.Hayat bize sunulan en güzel armağandır.Bunun değerinde en güzel şekilde bilmek gerekir.Her nefes alışımızda ve verişimizdeki kısacık anı mutluluğa çevirmek gerekir.Bu mutluluğun temelinde iyi bir eğitim ve güzel bir gelecekte saklı.
Bir şeyler üretebilmek ve yaşamaya dair değerler ortaya koyabilmek için herkesin iyi bir eğitime ihtiyacı vardır.Günümüzde gelişen ülkelerde eğitim ön safhadadır.İyi bir gelişim için eğitim şart.Malesef Türkiyede eğitim olanağı diğer ülkelere göre geride kalmış.Özelliklede batı illerine göre Güneydoğu Anadolu bölgesi eğitim bakımından daha arka planda kalıyor.Bu sadece Güneydoğu Anadolu bölgesinin sorunu değil, bütün bölgelerin sorunu olmalıdır.Bir kuş bile yavrusunu yuvadan uçururken onu önce eğitir, ona yardımcı olur ve kendi gayesiyle onu yuvadan uçurur.Bizlerde kendi çocuklarımız için bir gaye sarfedebiliyorsak ne mutlu bize.Ne yazık ki çoğu köylerimizde anne ve babalar o kuşun sarfettiği çabayı sarfedip kendi çocuklarını okula göndermiyorlar.Sadece ondört köyde evleri tek tek dolaşan öğretmenler,okula gitmeyen yüz öğrenci tespit etmişlerdir.Kimileri kızlarını okula göndermek yerine tarım işçisi olarak çalıştırıyor.Bazıları kızlarını okula göndermek yerine, onlara ev işi yaptırıyor.Yada küçük kardeşlerine bakıyor.Böyle bir zihniyet yerini aydınlığa ulaşan zihniyetlere bırakmalı.Yerine olgunlaşmaya hazır tomurcuklar yeşermeli.Yeni baharlar yaratılmalı yüreklerde.Bu baharları yaratmak için bütün yürekler aynı anda çarpmalı ve beraber mücadele etmeli.Bu mücadeleye en fazla öğretmenlerin katkıda bulunması gerekir.Fakat güneydoğudaki öğretmenlerin tayin isteyip, bir an önce başka illere gitme arzusu bu mücadeleyi yıkmaya yardımcı olan en kötü darbelerden biri.Bölge illerinde ve ilçelerinde her yıl atanan öğretmen sayısı kadar da yine bölgede tayin oluyor.Bu yüzden eğitimci açığı kapanmıyor.Bölgedeki illerin milli eğitim müdürleri açığı kapatmak için bakanlık izniyle ders ücretli ve usta öğretici kadrosu açıyor.Müdürler kadroya alınanların büyük çoğunluğunun lise mezunu olmasının eğitime bir katkı sağlamadığı düşüncesinde.Bu sorun hepimizin sorunu olmalı ve hepimiz bir şeyler yapabilme gayretinde olmalıyız.
Güneydoğuda yaşayan çocuklar, daha az eğitim alıyor.Tabiki bunlar her yeri kapsıyor.Güneydoğunun unutulmuş çocukları olmak hepimizin içini burkan bir duygu olarak kalmalı.Kendi imkanlarımızla minik yüreklerde küçük bir kütüphane kurmak en güzel duygulardan biridir.Bir mazi yaratılacaksa derinlerde, buda eğitimsizliğin yaratacağı acı bir mazi olmasın.En güzel dileğim, bütün yüreklerin aynı anda çarpması ve eğitim için iyi bir çaba sarf etmesidir.
|
|
|
Dünyada eğitimin tarihsel süreci ve yapısı hakkında |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:08 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Eğitimin başlangıcı genel olarak söz edilecek olursa insanlık kadar eski olsa da bir bilim olarak çok yenidir. Dünya Avrupa'daki modern eğitim sisteminin kökleri orta çağ dönemine kadar gider. Orta çağdaki okullar öncelikli olarak kiliselere bağlıydı ve din adamı yetiştiriyordu. İlk üniversitelerin çoğu Hristiyan kökenliydi. Bununla birlikte 1088'de kurulan Bolonya Üniversitesi gibi laik üniversiteler de vardı.
Günümüzdeki eğitim anlayışı ise Amerikan filozof, psikolog ve eğitim reformcusu John Dewey'nin (1859 – 1952) fikirlerinden ilham almıştır. William James ile birlikte Pragmatizm'in de kurucuları arasında yer alan Dewey, Rousseau ve Plato'nun eğitim anlayışlarını eleştirmiş ve eğitimin köhnemiş, eski olguları tekrarla belletmeye değil öğrencinin bir kişi ve vatandaş olarak yaşamına uygulayabileceği bilgi ve becerileri kazandırma amacı gütmesi gerektiğini öne sürmüştür.
|
|
|
Kanun (bilimsel) Nedir hakkında |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:07 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Bir bilimsel kanun, gözlem ve deneylerle iyi desteklenip kanıtlanmış genel prensiptir. Tipik olarak bilimsel kanunlar, tarihi kayıtlardaki deney ve gözlemlerle örtüşen kısıtlı ilkeler kümesidir. Bilimsel kanun konsepti, bilimsel teori konseptiyle yakından ilişkilidir. Tipik olarak, kanunlar teorilere nazaran dünya hakkında daha kısıtlı öngörülerde bulunurlar.Fizik bilimi, Fizik Kanunları diye bilinen bilimsel kanunlar başta olmak üzere bir takım bilimsel kanunlar tanımlar. Ayrıca, biyoloji bilimide Mendel Kalıtımı ve genetikteki Hardy-Weinberg prensibi gibi bir takım bilimsel kanunlar tanımlar.Ve genel kanının aksine, kanıtlanan teori (kuram) kanun olmaz. Kanunla teori arasında doğrudan, tamamlayıcı bir ilişki yoktur.Kanunlara örnek olarak verebileceklerimiz şunlardır: mendel kanunu newton un hareket kanunu.Fakat kanunla kuramı yani teoriyi ayırmak gerekir. M-kuramı Evrim Teorisi gibi..
|
|
|
Duygusal Zeka Nedir hakkında |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:06 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Yapılan araştırmalar, iş hayatında başarının temel unsurlarından birinin kişinin sahip olduğu duygusal zeka yetkinlikleri ile ilişkili olduğunu ortaya koymaktadır.
(Emotional Quotient) Duygusal Zeka ; Bir insanın kendisine veya başkalarına ait duyguları anlama, sezinleme, yönetme ve yönlendirme yetisi, kapasitesi ve becerisinin ölçümünü tanımlamaktadır.
zun yıllar, “akılcılık” en önemli unsur olarak görüldü.
Yalnızca akla başvurulduğunda “akılcılar” , buz gibi soğuk dijital beyinler, kontrol altındaki robotlar ortaya çıkarken,yürekler ihmal edildi. Ve gün geçtikçe dahada kalpsiz olundu.
Bilimsel çalışmalar , akademik zekası (IQ) yüksek insanların, gerek iş gerekse özel hayatlarında her zaman en başarılı kişiler olamadıkları ortaya koyunca, Duygusal zekaya (EQ) ilgi duyulmaya başlandı.
Duyguların öneminin anlaşılmasıyla, Kişiler hakkında verilen kararlarda, akıl yerine yeni bir ölçüt kullanılmaya başlandı.Sadece ne kadar akıllı olduğuna yada eğitim düzeyi uzmanlığına değil, Kişinin kendini ve başkalarını idare etmede ne denli başarılı olduğuna da bakılmaya başlandı.
Goleman’a göre duygusal zeka , bireyin kendisinin ve başkalarının duygularını tanıma , kendisini motive etme, içindeki ve ilişkilerindeki duyguları iyi yönetme ve yetisini işaret eder.
Duygusal zeka; akademik zekadan , yani akademik zeka ile ölçülen salt bilişsel yetilerden ayrı olan, ancak onu tamamlayan yetenekleri tamamlar.
Duygusal Zeka /Kişisel Yetkinlikler
Duygusal zeka esas olarak iki yetkinliğin bileşkesidir.
Bu yetkinliklerden birincisi “Kişisel Yetkinlik” ikincisi “Sosyal Yetkinlik”tir.
Bir gazetenin İK bölümünde yayınlanan yazıda bu yetkinliği şöyle açıklamıştır.
1- Kendisiyle ilgili farkındalık: Kişinin kendi iç dünyasının tanıması, tercihlerini yapabilmesi, sahip olduğu kaynakların ve gücün farkında olması.
a) Duygusal farkındalık: Kişinin kendi duygularının ve bunların doğurduğu sonuçları fark etmesi , bunları dile getirmesi.
b) Kendini değerlendirme: Kişinin kendi gücünü ve zayıflıklarını bilmesi , sınırlarının nereden geçtiğini fark etmesi ve bunu kabullenmesi.
c) Özgüven: Kişinin yetkinliklerinin farkında olması, ve bu yetkinliklerle “Değerli” olduğuna inanması.
2- Kendini Yönetme: Kişinin sahip olduğu dürtüleri , istekleri kontrol etmesi ve yönlendirmesi.
a) Kendini Kontrol: Kişinin dürtülerini ve içinden gelen olumsuz duyguları kontrol edebilmesi,
Olumsuz duygularla başa çıkabilmek, duygusal olgunluk açısından çok önemli bir ölçüttür.
b) Güvenilirlik: Ahlaklı , dürüst ve tutarlı olmak, Bu kavram Türk Kültüründe “Özü-sözü bir” deyişi ile ifade edilir.
c) Esneklik: Kişinin beklenmedik durumlara ve değişikliklere uyum sağlayabilmesi ,
Bu özelikle stresle başa çıkabilme becerileri açısından da temeldir.
d) Yeniliklere açık olmak: Kişinin yeni bilgi , yaklaşım ve fikirlerden rahatsızlık duymaması.
e) Kontrol odağı içeride olmak: Kişinin ortaya çıkan sonuçlarla ilgili sorumluluk üstlenmesi,
başkalarını suçlamak yerine kendini sorgulaması,
Bu özellik içselleşmiş sorumluluk anlayışının temelini teşkil etmektedir.
3- Motivasyon: Kişinin amaçlarına ulaşmak için, duygularını yönlendirebilmesi,
a) Başarı Yönelimi: Kişinin mükemmellik düzeyine ulaşmayı hedeflemesi ve sürekli gelişim çabası içinde olması.
b) Bağlılık: Kişinin içinde bulunduğu ekibin ve işletmenin amaçlarından ve hedeflerinden heyecan duyması.
c) Girişimcilik: Kişinin fırsatları fark etmesi ve zorlukları fırsata dönüştürmek için harekete geçmesi.
d) İyimserlik: Kişinin engeller ve güçlükler karşısından amacını izlemek konusunda kararlı olması.
Duygusal Zeka /Sosyal Yetkinlikler
1- Empati: Kişinin başka insanların duygularını , ihtiyaçlarını ve kaygılarını anlayabilme.
a) Diğer insanları anlamak: Kişinin başka insanların duygularını ve bakış açılarını fark etmesi.
Bu konuda duyarlılık geliştirmesi ve onların kaygılarıyla yargılamadan ve savunmaya geçmeden samimi olarak ilgilenmesi.
b) Başkalarını geliştirmek: Kişinin birlikte çalıştığı insanların ihtiyaçlarını fark edip onları becerileri ölçüsünde geliştirmesi,
Bu özellik bir yöneticinin yönlendirme ve yol gösterme (coaching) becerisinin temelini oluşturur.
2- Sosyal Beceriler: Kişinin başka insanların davranışlarını kendi istediği yönde yönlendirebilmesi.
Bizim kültürümüzde yaygın olan, “tuttuğunu koparmak” yerine zorlamadan ve zorlanmadan” elde etmesi.
a) İletişim: Kişinin karşısındaki kişiyi anlamak için, dinlemesi ve karşısındaki kişiyi ikna etmesi için,
mesajın üslubu kadar öneli olduğunun farkında olması.
b) Etki yaratma ve etkileme: Kişinin karşısındaki kişi grupta istek uyandırıp, heyecan oluşturması.
c) Çatışma çözümü: Kişinin anlaşmazlıkları müzakere ederek ve uzlaşarak çözüme yönelmesi.
d) İşbirliği: Kişinin başka insanlarla ortak amaçlar doğrultusunda işbirliği yapmaktan zevk duyması.
e) Ekip çalışmasına yatkınlık: Kişinin bir grup ile birlikte olduğu zaman, ortak amaçlar doğrultusunda sinerji oluşturacak bir çalışmaya girebilmesi.
f) Liderlik: Kişinin başka insanları ikna etmesi, ilham vermesi, heyecan oluşturması ve harekete geçirmesi.
g) İlişki kurmak: Kişinin sosyal aile ve iş çevresinde anlamlı ve doyumlu ilişkiler kurması,
Gündelik ilişkilerde insanlarla ilişki kurmak ve geliştirmek, konusunda zorluk çekmemesi.
h) Gücün farkında olmak: Kişinin içinde bulunduğu çevredeki güç sahipleriyle, ilişkisini sağlıklı biçimde düzenlemesi. Gerektiği durumlarda uyum göstermesi, Karşı çıkması gerektiğine inandığı durumlarda mücadelesini stratejik bir temelde sürdürmesi.
|
|
|
Fetret Devri |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:06 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorumlar (1)
|
|
580 yil evvel 4 Mayis 1421 Pazar günü Çelebi Sultan Mehmed Edirne’de vefat etmisti. Yildirim Bâyezid Hân’in oglu olan ve 1385 yilinda Bursa’da Devlet Hatun’dan dogan bu Osmanoglu’nun annesi Devlet Hatun, Germiyanoglu Süleyman Sah’in kizidir.
***
* Fetret Devri-Fasila-i Saltanat: Tarihimize ”Murad-i Evvel/Murad Hudâvendigâr/Melikü’l-mesâyîkh Gaazi Murad” ünvanlariyla geçen Birinci Murad’in Kosova Savasi’nda (1389) sehadetini müteâkib tahta çikip savaslarda gösterdgi secaat ve sür4at dolayisiyla ”Yildirim” ünvanini alan Birinci Bâyezid (1389–1402) kazandigi nice zaferden sonra 1402 yilindaki Ankara muharebesinde türlü ihanetle Timur’a maglûb olup esir edilmis ve Yildirim Bâyezid Hân’in bu maglubiyetiyle Osmanli tarihinde ”Fetret Devri” (1402–1413) baslamistir.
***
* Çelebiler/Sehzâdeler Kavgasi: Pâdisahlarin erkek çocuklari önceleri ”Çelebi” diye anilirlarken sonra bunlara ”Sehzâde/Sâhzâde” denilmistir. Yildirim Bâyezid’in ogullari arasindaki saltanat mücadelesi bu bakimdan ”Çelebiler Kavgasi”dir.
Yildirim’in alti oglundan Kasim Çelebi küçük yasta oldugundan Ankara Savasi’na götürülmeyip Bursa’da birakilmis, digerleri: Süleyman, Mustafa, Mûsâ, Isâ ve Mehmed babalari yaninda bulunup harbe katilmislarsa da, Yildirim’in maglubiyetini müteâkib bassiz kalan devlette ilk saltanat mücadelesi Süleyman, Isa ve Mehmed Çelebiler arasinda baslamis, daha sonra bu mücadeleye Mûsâ Çelebi de katilmis, Mustafa Çelebi ise, Çelebi Sultan Mehmed’in devlete hâkim olmasindan sonra meydana çikarak ”Düzmece Mustafa” olayi ile Sultan Ikinci Murad devrinde de gaaile olmustur!.. Bu Mustafa Çelebi’nin Ankara Savasi’nda kayboldugu rivayet edilirse de, kuvvetli bir ihtimalle Yildirim’in bu oglu Timur tarafindan esir edilmis, bilâhare firar etmek veya serbest birakilmak suretiyle esâretten kurtulup din ve devlet düsmanlariyla isbirligi yapip isyân etmis ve nice maceradan sonra Ikinci Murad devrinde Edirne civarinda yakalanip idâm edilmek suretiyle cezasini bulmustur (1422)...
***
* Mûsa ve Mehmed Çelebiler: Yildirim Bâyezid’in ogullarindan Kasim Çelebi, Çelebiler Kavgasi disinda kalmis, Mustafa Çelebi sonralari ortaya çikip devlete isyân etmis, diger ogullarindan Süleyman Çelebi Edirne’de, Mehmed Çelebi Amasya’da, Isâ Çelebi bursa ve Balikesir havalisinde, Mûsâ Çelebi ise Trakya’da hüküm sürmüslerdir. Bu dönemde evvelâ Mehmed Çelebi, Isâ Çelebi’yi, sonra Mûsâ Çelebi, Süleyman Çelebi’yi tasfiye etmis ve böylece devlet 1411 yili baslarinda Mûsâ ve Mehmed Çelebiler elinde kalmistir.
***
* Çamurlu-ova Zaferi: Mûsâ ve Mehmed Çelebiler arasindaki mücadele 5 Temmuz 1413 Çarsamba günkü ”Çamurlu-ova” Savasi’na kadar devam etmis ve bu savasi kazanan Çelebi Sultan Mehmed Besinci Osmanli pâdisahi olmustur. Çamurlu-ova, Bulgaristan’da Samakov sehri civarindadir. Burada kardesine yenilen Mûsâ Çelebi Eflâk taraflarina kaçarken yakalanmis ve idâm edilip cenazesi Bursa’ya götürülmüstür. Mûsâ Çelebi’nin Trakya’daki saltanati iki buçuk yil kadar devam etmis ve onun tasfiyesiyle on sene, on bir ay, sekiz gün süren ”Fetret Devri” sona ermistir.
***
* Yanlis bir tesbit: Batili bazi tarihçiler Osmanli pâdisahlarini sayarken Edirne ve havalisine hâkim olan Süleyman Çelebi ile onu tasfiye edip yerine geçen Mûsâ Çelebi’yi ”Sultan Birinci Süleyman” ve ”Sultan Mûsâ” ünvanlariyla zikretmekte iseler de, bu tesbit dogru degildir. Çünkü Fetret Devri’nde birbirleriyle mücadele eden bu Çelebilerden hiçbiri, Çelebi Sultan Mehmed’in Çamurlu-ova zaferine kadar Anadolu ve Rumeli topraklarinin tamamina sahip olamamislardir. Ancak, Çelebi Sultan Mehmed’dir ki, kazandigi Çamurlu-ova zaferiyle Mûsâ Çelebi’yi tasfiye edip Anadolu’dan sonra Rumeli’ye de hâkim olmus ve Osmanli tahtinin tek vârisi olarak tahta oturmus, böylece Osmanogullari Çelebi Sultan Mehmed neslinden yürümüstür.
***
* Gayretli bir pâdisah: Çelebi Sultan Mehmed yirmi dört yaslarinda devlete hâkim olmus ve kisa saltanatinda fevkalâde bir gayretle ”Fetret Devri” anarsisine son verip birligi temin ederek devleti yeniden kurmayi basarmistir. Ankara Savasi ile kaybettigimiz topraklarin mühim bir kismini geri almis, genis fütûhatinda yirmi dört savasta bulunup kirka yakin yara almistir. Böyle savaslar yanisira memleket dahilindeki olaylarla da ugrasan Çelebi Sultan Mehmed, yukarida kaydettigimiz ”Düzmece Mustafa” olayini bastirmis, günümüzde hâlâ bazi çevrelerce sik sik öne sürülüp münakasa mevzuu olan ”Seyh Bedreddin isyani” Seyhin 1420’de idâmiyla sona erdirilmis, bu arada mühim i’mar hareketlerinde de pâdisahin gayreti görülmüstür.
***
* I’mar faaliyet: Bursa’da bir semte adini veren ”Yesil Cami” Çelebi Sultan Mehmed tarafindan 1415–1419 yillari arasinda yaptirilmistir. Mimari Vezir Haci Ivaz Pasa’dir. Cami kesme tastan insa olunmustur. Üstü, dünya mimarisinde görülmemis bir sekilde islemeli bir mermerle birbirine tutturulan iki kubbe ile kaplidir!.. Yesil Cami bu sekildeki kubbelerinden baska, çinileriyle de meshurdur. Mihrabi tamamen çini oldugu gibi, duvarlari da iki metre yükseklige kadar yesil içini ile kaplanmistir. Bursa’nin pek çok camiinde oldugu gibi Yesil Cami’de de mermer havuzlu bir sadirvan vardir. Tek serefeli iki minaresi tugladan yapilmistir. Çelebi Sultan Mehmed, caminin karsisindaki ”Yesil Türbe”de medfundur. Içi ve disi yesil çini ile kapli bu türbe, oymaciligin saheseri sayilan kapisiyla da meshurdur!..
Edirne’deki ”Eski Cami” yapimina Süleyman Çelebi baslamis, daha sonra Mûsâ Çelebi insaata devam etmis, camiin tamamlanmasi ise 1414 yilinda Çelebi Sultan Mehmed’e nasip olmustur.
***
* Uzunçarsili diyor ki: Ismail Hakki Uzunçarsili ”Osmanli Tarihi”nde Çelebi Sultan Mehmed’in sahsiyyetinden bahisle: ”Osmanli pâdisahlarinin büyüklerinden olan Çelebi Mehmed, azim ve metaneti, yüksek ahlâkî faziletleri, sözüne, ahdine riayet etmesi, tab’an nezaketi, itidali ve siyasî görüsleri, devlet siyasetine aid islerde ifrata gitmeyerek durumu takdir etmesi ve programli hareketi sayesinde Osmanli Devleti’ni bir idare altinda toplamaya muvaffak olmustur” diyor.
***
* Bir sahadet daha: ”Basardigi en mühim mesele, dagilan devleti bir idare altinda toplamaktir. Bu, basarilmasi cidden güç isdi ve ancak onun azmi, cesareti ve dirayeti sayesinde elde edilebilecek bir zaferdi. En büyük meziyetlerinden birisi de, cidden kadirsinas ve vefali olmasi, zamaninda affetmesini ve kalp kazanmasini bilmesiydi. Ciddiyet ve vakari ile sehzâdeliginden beri herkesin hürmetini kazanmasini bilmisti.”
***
* Vasiyyeti: 4 Mayis 1421 Pazar günü otuz iki yasinda vefa eden Çelebi Sultan Mehmed’in ölüm dösegindeki vasiyyeti onun sahsiyetini tesbit bakimindan mühimdir!.. Okuyalim bu vasiyyeti: ”Tiz oglum Murad’i (Ikinci Murad) getirin. Ben hod bu dösekten kurtulmazim. Murad gelmeden ben ölürüm, memleket birbirine tokusur. Tedarük edin, benim vefatim duyulmaya.”
O yillarda Amasya Valisi olan Ikinci Murad Edirne’ye gelinceye kadar, pâdisahin vasiyyetine uyularak büyük bir maharetle Çelebi Sultan Mehmed’in ölümü kirk bir gün gizlenmis, herhangi bir karisikliga meydan verilmemistir!..
|
|
|
En Kötü Hastalık (Bana Göre ) Psikolojik Hastalık |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:05 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
Arkadaşlar Günümüzün En Büyük Hastalıklarından Olan Psikolojik Hastalıklar
Nedir Bu Hastalık : Bu Hastalık Sizin Beyninizle Oynayan Sizinle Dalga Geçen Bir Hastalıktır Sizi Olmadığınız Halde Hasta Gibi Gösterebilir
Örn : Kalp Hastası (Bendede Var Ondan Bu Yüzden Gidicem)
Kalp Hastasımıyım Diye Korkarsınız Kafayı Buna Bozarsınız Durduk Yere Ağrı Girer Kalbiniz Ağrır Düşünmenize Engel Olur İlginç Olan Yanıysa Ne Kadar Hastane Dolaşırsanız Dolaşın Hiç Bir Şey Bulmaz Doktorlar Buda Sizi Deli Eder Ben Yalanmı Söylüyorum Diye
Bu Hastalığın Tedavisi : Bu Hastalık Psikiyatrislerle Düzeltilir Ben Pek Sonuç Almasamda Oluyor
Bu Hastalığın Etkileri : Durduk Yere Ağrı Girer Düşünemezsiniz
Herhangibi Bir Şeyi Yapmak Gibi Zorunlu Görünürsünüz
Hastalığa Yakalanabilirmiyim : Bu Hastalık Kafanıza Bir Şeyi Çok Takarsanız Olur
Hayal Gücü Yüksek Olan Kişilerin Yakalanma Şansı Yüksektir
Nerden Biliyorsun Diye Sorcaksanız 10 Yıldır Hayal Aleminde Yaşıyorum Günde En Az 3 Saatlik Hayal Kuruyorum Beynimin Bir Kısmı Tamamen Hayal Kuruyor
Bir İşle Uğraşırken İlginç Şeyler Gören Ben Siz Düşününki Uyurken Nasıl Hayal Görüyorum
2 Dk Bir Şey Yapmadan Bile Dursam Hayale Dalıyorm Bir Keresinde 6 Saatlik Bir Hayale Daldım Kafamı Duvara Vurduğumda Farkettim Bunlar En Basit Halleri
|
|
|
Amaci Olmuyan PNG Ler |
Yazar: ömer1 - 03-04-2015, 04:05 PM - Forum: Bilgi Paylaşım Evi
- Yorum Yok
|
|
gözyaşı http://i.hizliresim.com/VyadJn.png
mtn dew http://i.hizliresim.com/OdERA0.png
mtn dew2 http://i.hizliresim.com/4R0Lr0.png
ağlayan kedi http://i.hizliresim.com/02y7nD.png
wally http://i.hizliresim.com/G13vRy.png
sniper http://i.hizliresim.com/zEnm5B.png
sniper2 http://i.hizliresim.com/Z1YyJZ.png
aim http://i.hizliresim.com/JE3pAq.png
mlg logo http://i.hizliresim.com/q2EA2Q.png
orta parmak http://i.hizliresim.com/EE89yn.png
nah http://i.hizliresim.com/jY3bQJ.png
kırmızı bandana http://i.hizliresim.com/02n58W.png
noel baba şapkası http://i.hizliresim.com/m86nR0.png
takke http://i.hizliresim.com/EE3V1q.png
molotof http://i.hizliresim.com/aBXDoz.png
molotof2 http://i.hizliresim.com/Nbk45O.png
efes http://i.hizliresim.com/PEQokd.png
3d gözlük http://i.hizliresim.com/AY3q4z.png
3d gözlük2 http://i.hizliresim.com/dqXkpr.png
nutzz reklamındaki değişik hayvan http://i.hizliresim.com/8E8Drn.png
ak-47 http://i.hizliresim.com/ozEkPq.png
wowowo haram (cübbeli ahmet hoca) http://i.hizliresim.com/lzEagl.png
cübbeli ahmet hoca2 http://i.hizliresim.com/nGE8q1.png
yoğh ammuna http://i.hizliresim.com/VyEqJq.png
|
|
|
|