Forumda Konu Açıcak Yer Ararken Bişey Fark Ettim



2 adet çoğrafya bölümü var 1 tanesi fazla olduğu için silinmesini talep ediyorum.

Telefon kılıfları kullanıcıları ikiye böldü. Bir kısım İşıklık sağlıyor' derken bir kesim 'zararlıİ buluyor.
Cep telefonu ve bilgisayar sektörü büyüyüp teknoloji ilerledikçe, yan sanayisi de gelişiyor. Bu tür cihazlar için kullanılan kılıflar büyük bir sektör oluşturdu. Birbirinden ilginç kılıflarla telefonlara değişik havalar verilirken, cihazların korunması da amaçlanıyor. Kullanıcılar bu kılıflara büyük ilgi gösterirken yeni bir tartışma da başladı. Bir kısım kullanıcılar kılıfların vazgeçilmez olduğunu belirtirken, bazı kullanıcılar ise kılıfın telefonun değerini yok ettiğini, markasını gizlediğini belirtiyor. İşte o tartışma...
İsteyenler
Telefonlar çok hassas kılıf olmazsa bozulur, Kılıf telefonun çizilmesini önlüyor, Kılıf telefona şıklık katıyor, renk değişebiliyor, Yere düşmelerde kılıf çok önemli, Kılıflar telefonların karışmasını önlüyor.
İstemeyenler
Kılıf telefonu ağırlaştırıyor, Basit tasarımlar telefonun değerini öldürüyor, Bazı kılıflar telefonun çalışma sistemini bozuyor, Kılıf içindeki telefonun markası yok oluyor, Telefonun gerçek kullanım kolaylığı ve ergonomisi yok oluyor.

1-MYDOOM
Mydoom tarihin gördüğü en tehlikeli zararlı yazılımlardan biriydi. 2004 yılında ortaya çıkan Mydoom bulaştığı bilgisayardan özür dileyen ilginç bir yapıya sahipti.

Kimin tarafından yazıldığı asla belirlenmeyen virüs çıktığı dönemdeki dünya e-posta trafiğini felç etmişti. Mydoom dünya çapında 38 milyar dolarlık zarara neden oldu.


2- STORM WORM
2007 yılında ortaya çıkan bu zararlı yazılım, 'Müslümanlar ve Hristiyanlar' arasında savaş başladı gibi sahte haber başlıklarıyla yayılıyordu. Aslında bir trojan olan yazılım bilgisayarların uzaktan kontrol edilmesini sağlıyordu. Şimdiye kadar storm worm'dan 1.800 e-posta etkilendi.

3-CIH
Bilgisayarla 90'lı yılların sonlarında tanışmış insanlar için Chernobyl hala korkulu bir rüyadır. 1998 yılında ortaya çıkan CIH virüsü Çernobil faciasının yaşandığı gün devreye girmişti. CIH virüsü, sabit diskleri çalışmaz hale getirip BIOS'lara zarar veriyordu. Dünya çapında sayısız bilgisayar için kabus olan Chernobyl 80 milyon dolarlık hasara neden oldu.

4-SQL SLAMMER
Bu zararlı yazılım en çok sunucu kullanan kişilerin korkulu rüyası oldu. 2003 yılında bir anda ortaya çıkan virüs, kendini rastgele bir IP üzerinden bilgisayarlara yolluyordu.

O IP'yi kullanan bilgisayarda güvenlik yaması kurulmamış bir SQL Server varsa ağ ile olan bağlantısını kesiyordu. Sadece 10 dakiada dünya çapında 75 bin bilgisayara yayılan virüs 750 milyon dolarlık zarara neden oldu.

5-MELİSSA
1999 yılında ortaya çıkan Melissa virüsü aslında şaka ve korkutma amacıyla yazmıştı. Adını bir dansçıdan alan virüs insanların ***grafiye olan açlığını kullanarak yayıldı. Orijinal virüslü maillerde 50 adet *** sitenin adresini vadeden bir Word dosyası bulunuyordu.

Bilgisayardaki kritik dosyaları silen Melissa, The Simsons.doc diye bir klasör açıp buraya ünlü komedi dizisinden rastgele replikler yapıştırıyordu. Virüsü yazan David L. Smith yakalandı ve suçunu itiraf etti.

6-I LOVE YOU
Bu virüs maddi zarar kadar saldırdığı kişinin kalbini kırmasıyla da ünlüydü. Melissa virüsü gibi e-posta yoluyla yayılan zararlı yazılım kendini bir aşk mektubu gibi tanıtıyordu.

Mektubu okuyan kişinin bilgisayarını ele geçiren virüs daha sonra listede bulduğu herkese kendini yolluyordu. Önemli dosyaları silen virüs yüzünden 2000 yılında 8.7 milyar dolarlık maddi zarar yaşandı.

7-COD RED
2001 yılında ortaya çıkan bu zararlı yazılım sunucuları saldırmayı seçiyordu. Sadece tek günde 359 bin bilgisayara yayılan Cod Red, Beyaz Saraya'da saldırmak için kullanıldı.

Bilgisayarı aşırı yükleyen bu virüs, ayı zamanda bir arka kapı oluşturarak bilgisayarın kontrolünü başka insanlara veriyordu. 3 ay boyunca tehditi süren virüsün günlük zararı ise 200 milyon dolar oldu.

8-CONFİCKER
2008 yılında orataya çıkan bu zararlı yazılım şu anda 200 milyondan fazla ülkede etkili. Bu haritada gördüğünüz gibi, virüs neredeyse dünyayı ele geçirmiş durumda.

Tam anlamıyla tüm güvenlik önlemleri alınmamış bilgisayarları ele geçiren Conficker bilgisayarı açık kapı haline getiriyor.

9-SOBİG.F
Sobig.f virüsü sanal dünyada hızla yayılan bir felaketten farksızdı. Dünya çapında 500 milyondan fazla kişiye bulaşan virüs ortaya çıktığı 2003 yılında 35 milyar dolarlık zarara neden oldu.

Bilgisayarları kullanılmayacak derecede yavaşlatan virüsün en tehlikeli yanı ise dünya çapındaki e-posta sunucularını aşırı yükleyerek tüm mail trafiğini felç etmesiydi. Devreye girdiği ilk saat içerisinde 1 milyondan fazla bilgisayara kendini kopyalayabildi.

10-SİRCAM
W32.Sircam.Worm@mm adlı zararlı yazılım ilk olarak 2001 yılında ortaya çıktı. Yerleştiği bilgisayarları ele geçiren ve sistemden seçtiği dosyaları rastgele iletişim listesindeki kişilere yollayan bu zararlı yazılım birçok kişiyi kandırmıştı. Dosyaları rastgele silen yazılım insanların bir birine olan sanal güvenini zedeledi.


GERİSİNİ İNTERNETTEN BULUN OKUMASI SÜPER VE ZAMAN GEÇİRMELİK

Dün, yani 11 Nisan'da, Şehit edilen savcımız Mehmet Selim Kiraz'ın rehin alınmasının görüntülerinin sosyal medaya da yayılması ile Facebook, Twitter ve Youtube'a erişim bir süreliğine engellenmişti.

Daha sonra ilgili sitelerin görselleri kaldırması ile engel kaldırılmış ve tekrar erişime açılmıştı. Bugün ise İstanbul Cumhuriyet Savcılığı ilgili görüntülerin Google'da da mevcut olduğunu ve derhal kaldırılmaması halinde Google'ın da engelleneceğini bildirdi.

Dijital kimlik alanında uzman şirket KOBIL, Türkiye’de Twitter ve YouTube’a erişimin engellenmesinin ardından artan DNS değişiklikleri ve VPN kullanımı üzerine, bu süreçte internet ve mobil bankacılık işlemlerine devam eden kullanıcıları güvenlik tehditleri konusunda uyardı. İnternet ve mobil bankacılık müşterilerinin, dikkatli davranmadıkları takdirde, farkında olmadan hacker’ların ağına düşebileceklerine dikkat çekti.



Kısıtlamaya takılmadan Twitter’a ve YouTube’a girmek için tünel ve VPN programlarının kullanıldığını, bilgisayarların DNS ayarlarının değiştirildiğini belirten KOBIL Ülke Müdürü Ümit Usta, bu yolların özellikle online bankacılık işlemlerinde bilgisayar ve mobil cihazlarda güvenlik açıkları oluşturabileceğinin altını çizdi. Güvenilir olmayan VPN ve DNS’lerin kullanıcı adı, şifre ve T.C. kimlik numarası gibi kişisel bilgilerin sızmasına sebep olabileceğini de vurgulayan Usta, güvenlik riskini ve bu sorunun nasıl aşılabileceğini ise şöyle özetledi:



Teknoloji“DNS olarak girilen IP numarası zararlı bir sunucu olabilir, bunun hiçbir garantisi yok. Bu sayede çok sık bilinen ‘man-in-the-middle’ adı verilen ve izinsiz izlemenin yapıldığı saldırı tipi için müşteri kendi eliyle kendini tuzağa düşürmüş oluyor. Bu nedenle DNS, VPN gibi ayarlar internet ve mobil bankacılık kullanımında mutlaka devre dışı bırakılmalı. Bu ayarlar ile ulaşılan sunucular banka ile aranıza girdiği için işlemlerin manipüle edilmesine ve/veya kullanıcı bilgilerinizin çalınmasına neden olabilir.”



DNS/VPN ayarlarını açıp kapamaya gerek kalmadan online bankacılık hizmetlerinden güvenli bir şekilde yararlanmak isteyen banka müşterileri, Türkiye'nin önde gelen bankalarının kurumsal düzeyde kullandığı “Uygulama Güvenliği Teknolojisi” (AST) adındaki KOBIL güvenlik altyapısından faydalanabilirler. Bu çözüm, iPhone, iPad, Android ve Windows da dahil olmak üzere tüm platform ve cihazlarda çalışmak üzere tasarlanmış olup yalnızca anlaşmalı bankalar tarafından kullanılabiliyor ve bu bankaların müşterilerine güvenli bir online platform olarak sunulabiliyor.

Hyperkin firması 1 Nisan'da Reddit üzerinden bir ürün tanıttı, Nintendo Game Boy kasasına iPhone takılarak Nintendo oyunlarının oynanmasını sağlayan bu alet, retro oyun tutkunlarını oldukça memnun edebilecek bir üründü.

Ama Hyperkin için işler pekte iyi gitmedi. Ürünün tanıtımını 1 Nisan'da yapması dolayısı ile kimseyi inandıramayan Hyperkin, daha sonra yaptığı açıklamada ürün gerçek olduğunu, bunun bir şaka olmadığını açıklamak zorunda kaldı.

Mobil oyun indirmek istediğinizde öncelikle ücretsiz olanlardan arama yapmaya başlıyorsanız bu haber biraz moralinizi bozabilir. Güney Kaliforniya Üniversitesi, Queen’s Üniversitesi ve Rochester Teknoloji Enstitüsü tarafından yapılan araştırmalarda, ücretsiz indirilen ve maliyetini reklam göstererek çıkaran mobil oyunların uzun vadede çok büyük zararlara yol açabileceği vurgulandı. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, içerisinde reklam bulunan mobil uygulamalar diğer mobil uygulamalara göre %16 daha fazla güç tüketiyor, işlemciyi %48 daha fazla yoruyor ve %79 daha fazla mobil internet tüketiyor. Tüm bu bilgiler bile, ücretsiz mobil oyunların hiç de ücretsiz olmadığını bizlere fazlasıyla gösteriyor.



Tüm bu iç karartıcı bilgilerin ardından bizce mobil uygulamaların ücretsiz versiyonlarını kullanırken bir kez daha düşünün diyoruz. Büyük emek harcanmış bir mobil uygulamaya ya da oyuna 3-5TL gibi ücretler ödemeyi mantıksız bulanlar belki de 300-500TL gibi tamirat ücretleriyle karşı karşıya kalabilirler.

Geçtiğimiz yıl piyasaya sürülen ve Microsoft markası taşıyan Band'in beklentilerin oldukça üzerinde ilgi gördüğü açıklandı.

Aslına bakılırsa Microsoft, Band’den yalnızca 30.000 adet üretmiş, ve ürünün asıl amacı, pazarı test etmekmiş. Yaptığı bu testten oldukça memnun kalan Microsoft, ürünün kısa sürede tükenmesi ile pazar payını artırmayı ve ürünü Birleşik Krallık başta olmak üzere diğer ülkelere de getirmeyi planlıyor.

Oyuncu ekipmanları denilince dünya çapında akla gelen ilk isimlerden biri kuşkusuz Razer’dır. Hem üst düzey ekipman kalitesi hem de bilinirlik açısından diğer birçok markadan çok daha ilerideler. Genel olarak fare, klavye ve kulaklık gibi ekipmanlarla kendini gösteren Razer, yeni mikrofonu Seiren’la şimdi de internet yayıncılarını hedef alıyor.

Tamamen oyunculara özel bu şık mikrofon tam dört adet farklı fonksiyonla yayın yapan oyuncuların beğenisine sunuluyor. Seiren’ın kalitesinin yanında en önemli özelliği kesinlikle fonksiyonel yapısı olarak göze çarpıyor.

3G bağlantı ve akıllı telefonların yaygınlaşması ile operatörlerin bir numaralı gelir kaynağı olan konuşma ve mesajlaşma tehlikeye girdi. Özellikle Whatsapp’ın yaygınlaşması ile SMS oranlarında dünya genelinde %40’lık bir düşüş yaşanırken, geçtiğimiz günlerde aktif olan sesli konuşma özelliğinin de sektöre büyük bir darbe vurması bekleniyor.

Konu ile ilgili açıklama yapan uzmanlar, bu tarz uygulamaların hiçbir vergi ödemeden ve yatırım yapmadan ciddi gelirler elde ettiğini, ve operatör gelirlerine ciddi darbe vurduğunu belirttiler. Buna karşılık olarak kullanıcıların Whatsapp ve türevi uygulamalara erişmesini kısmen engellemenin veya ücretli hale getirmenin yollarını arayan operatörler, Whatsapp tehlikesine karşı birleşmiş durumda.